******çü Düşünce Topluluğu
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Türban için üniversitelerin senato kararları

Aşağa gitmek

Türban için üniversitelerin senato kararları Empty Türban için üniversitelerin senato kararları

Mesaj  Erdinç YAKASIZ Ptsi Şub. 04 2008, 12:12

İnönü Üniversitesinin Senato Kararı
Türbanın Serbest Bırakılması Girişimleri İle İlgili Olarak
Alınan Senato Kararı


T.C.
İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ
SENATO KARARI
Oturum Tarihi : 27.01.2008
Karar No : 2008/3-1

Bilindiği üzere ülkemizin ve ulusumuzun varlığını ve geleceğini ilgilendiren çok önemli ekonomik, sosyal ve siyasal iç ve dış sorunlar varken, türban konusu, toplumumuzun gündemine yeniden getirilmiştir.

Yine bilindiği üzere, Anadolu insanının başörtüsünden çok farklı olan türban, Türk kültüründe hiçbir zaman yer almamıştır. Türban, 20-25 yıl kadar önce bazı odaklar tarafından yapay ve kasıtlı bir biçimde, dinsel bir simge olarak üretilmiş ve daha sonra da yine kasıtlı olarak, başta laiklik olmak üzere Cumhuriyetimizin temel niteliklerine karşıt siyasi bir simgeye dönüştürülmüştür. Bu nedenle, Danıştay ve Anayasa Mahkemesi, Türkiye Cumhuriyetinin temelini oluşturan "Devrim Yasalarına" ve bu bağlamda "laiklik", "ulusal birlik", "hukuk devleti", "eşitlik" ve "demokratiklik" ilkelerine aykırı bulduğundan, üniversitelerde türban yasaklanmıştır. Bu yasaklama, İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi tarafından da insan hak ve özgürlüklerine aykırı bulunmamıştır.

Yasama organının milli iradenin yegane temsilcisi olduğu öne sürülerek son günlerde türbanla ilgili yeni bir karar alma girişimi başlatılmıştır. Anayasamıza göre egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Millet bu yetkisini yasama, yürütme ve yargı organları eliyle kullanır. Bu organlardan birinin diğerine üstünlüğü yoktur. Bu nedenle TBMM'deki sayısal çoğunluk milli iradenin tek temsilcisi olarak gösterilemez. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir ve bağımsız yargı milli iradenin diğer önemli bir temsilcisidir. Bu durum çağdaş demokrasi anlayışının da bir gereğidir.

Anayasa Mahkemesi'nin kararları yasama organı dahil her kişi ve kurumu bağlar. Bu husus hukuk devleti olmanın temel koşuludur. Ayrıca Anayasal veya yasal değişiklik önerileri Anayasamızın "değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez" hükümlerine kesinlikle aykırı olamaz. Bu nedenlerle, Anayasa Mahkemesi'nin, Anayasamızın "değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez" hükümlerine aykırı bularak vermiş olduğu türbanla ilgili kararı ortada iken bu karara aykırı yeni bir Anayasal ve yasal düzenleme yapılamaz.
Öte yandan insan hak ve özgürlükleri ile eğitim hakkı, türban serbestliğinin önünü açma girişimlerine gerekçe olarak gösterilmektedir. Üniversiteler, kurumsal özellikleri nedeniyle her türlü siyasi, ekonomik, sosyal, kültürel ve dinsel düşünce farklılıklarının bilimsel açıdan özgürce tartışıldığı ortamlardır. Bu tartışmaların sağlıklı bir şekilde gerçekleşmesinde ve bilimsel doğrulara erişilmesinde bu özgür ortamların varlığı vazgeçilemez bir önkoşuldur. Üniversiteler ancak bu koşullarda toplumun gereksinimlerini karşılayabilirler ve sağlıklı bir eğitim-öğretim hizmeti verebilirler. Ancak herhangi bir düşüncenin zor kullanılarak dayatılması veya bazı siyasi veya dinsel simgelerle kendisini ifade etmesi, başkalarının özgürlüğünü tehdit eder ve giderek yok eder. Oysa çağdaş bir ülkede özgürlükleri ortadan kaldırmaya yönelik uygulamalara özgürlük ve demokrasi adına fırsat verilemez. Bu nedenle, bir siyasi ve dinsel simge olan türbanın üniversitelerde sözde özgürlük adına serbest olması düşünülemez. Türbanın serbest bırakılması, öğrencilerden başlayarak bütün üniversite personeli arasında geçmişte olduğu gibi derin ayrışma ve kutuplaşmalara, dini ve siyasi konularda farklı düşünenler arasında çatışmalara yol açacaktır. Bu durum üniversitelerden başlayarak toplumdaki barış ve huzuru bozacaktır. Türbanın yasaklanmadığı 1998 yılından önce, üniversitelerimizden başlayan olayların, dalga dalga bütün toplumu etkilediği unutulmamalıdır. Türban yasağının uygulandığı tarihten itibaren üniversite öğrencileri türbanla ilgili kurallara tamamen uyarak eğitimlerini sorunsuz olarak sürdürmektedirler. Dolayısıyla bir hak ve özgürlüğün engellenmesi ve öğrenciler açısından mağduriyet söz konusu değildir. Bugün üniversitelerimiz, büyük ölçüde barış ve huzurun egemen olduğu özgür kurumlar haline gelmiş ve bunun sonucu her alanda büyük gelişmeler kaydetmişlerdir.

Anayasamızın ve 2547 sayılı Yükseköğretim Yasasının amir hükümleri gereğince, üniversitelerimizin en temel görevi ATATÜRK ilke ve devrimlerine bağlı Cumhuriyetçi kuşaklar yetiştirmektir. Hiçbir ülke, her ne sebeple olursa olsun, kendi kuruluş felsefesine aykırı kuşaklar yetiştiremez.

Üniversite öğrencilerinden başlayarak zaman içerisinde orta ve ilk öğretim öğrencilerini ve hatta tüm kamu çalışanlarını da kapsayacağı şimdiden ifade edilen türban serbestliğinin, masum bir özgürlük talebinin ötesinde rejimi değiştirmeye yönelik bir tehdit olduğu açıktır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ SENATOSU




Marmara Üniversitesi Senato Kararı

Üniversiteler eleştirel aklın ışığında bilim üreten ve bu doğrultuda eğitim-öğretim yapan, toplumun güven duyduğu kurumlardır. Üniversiteler aynı zamanda toplumların evrensel boyutta gelişmelerini sağlar, aklın ve bilimin önderliğinde yaptıkları çalışmalarla toplum sorunlarının çözümüne de katkıda bulunurlar.

Üniversiteler sorunlara çözüm ararken olması gerekeni ortaya koyarlar. Bu çözümleri değerlendirip hayata geçirecek olanların başarısı da büyük ölçüde üniversitelerle yapacakları işbirliğine bağlıdır. Bu işbirliği toplumu ileriye götürecek çağdaş insanları yetiştirme konusunda da gereklidir.

Hiçbir ülke kendi kuruluş felsefesi ile çelişen kuşaklar yetiştiremez. Bu nedenle, Anayasamızda belirlenen esaslar çerçevesinde, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu, ****** İlke ve Devrimlerine bağlı çağdaş kuşakları yetiştirme görevini üniversitelere vermiştir. Buna aykırı her tür davranış geleceğimizi tehlikeye atacak, ülkeyi belirsizliklere ve karanlığa sürükleyecektir.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.




Orta Doğu Teknik Üniversitesi Senato Duyurusu
29 Ocak 2008 tarihinde toplanan Orta Doğu Teknik Üniversitesi Senatosu, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde tartışılmakta olan ve yükseköğretim kurumlarında türban (baş örtüsü) kullanımını serbest bırakan Anayasa ve yasa değişiklik teklifini, Türkiye Cumhuriyeti'nin temel ilkeleri ve toplumumuzun çağdaş nitelikleri ile bağdaşmayan, son derece kaygı verici bir girişim olarak değerlendirmektedir. Bu girişimle aydınlanma ilkesinin, ****** devrimlerinin, çağdaş demokrasinin, kişi özgürlüklerinin, kadın-erkek eşitliğinin ve bunların teminatı olan laiklik ilkesinin zedeleneceği açıktır.

Getirilen teklifin, eğitim-öğrenim özgürlüğü, kanun karşısında eşitlik ilkeleri çerçevesinde sunuluyor olması, meselenin özünü değiştirmemektedir. Bu konuda daha önce alınmış olan Anayasa Mahkemesi ve Danıştay kararlarında, laiklik ilkesine vurgu yapılarak, üniversitelerde türbanın (baş örtüsünün) serbest bırakılmasının yaratacağı ciddi tehlikelere işaret edilmiştir. Yüksek mahkeme kararlarında Türkiye'de türban (baş örtüsü) kullanımının bir dini ve siyasi sembol olduğuna ve bunun zamanla dini bir zorunluluk anlayışına yol açacağına yer verilmiştir. Aynı kararlarda, bu durumun türban (baş örtüsü) kullanmayanlar üzerinde yapacağı etki ile çağdaş demokratik bir toplumda kabul edilmesi mümkün olmayan bir çoğunluk baskısı ve tehdit oluşturacağı ifade edilmiştir. Bu kararlarda, üniversitelerde türban (baş örtüsü) kullanımının, Anayasa'mızda güvence altına alınan ve Anayasa Mahkemesi kararları ile de vurgulanan kadın-erkek eşitliği prensibini ve kadın haklarının korunması ilkelerini zedeleyeceği de belirtilmiştir. Aynı konuda, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin aldığı kararda, Türkiye'deki türban (baş örtüsü) kullanımına kısıtlama getiren mahkeme kararlarının ve uygulamaların insan haklarına aykırı olmadığına işaret edilmiştir.

Önemle vurgulamak isteriz ki, çağdaş bir toplumda üniversitelerin işlevi bilimsel temelli, çoğulcu, kişisel özgürlüklere saygılı ve toplumda kadın-erkek eşitliğini sağlayıcı eğitim vermektir. Bu çerçevede, dini nitelikli kıyafet ve özellikle de İslami bir sembol olan türban (baş örtüsü) kullanılmasının laik ve bilimsel eğitim felsefesi ile bağdaşması mümkün değildir.

Unutulmamalıdır ki, üniversiteler "her türlü inancın özgürce yaşandığı" yerler değil, her türlü inancın bilimsel açıdan özgürce tartışıldığı ortamlardır. Demokrasi ve insan hakları ilkelerinin korunması açısından yaşamsal olan bu gerçeklere karşın, bugün Türkiye'de konunun farklı bir açıdan sunularak devletimizin ve toplumumuzun temel ilkelerini tehdit eden bir noktaya gelinmiş olması endişe vericidir. Toplumu germe ve ayrıştırma pahasına Anayasa'mızda ve yasalarda yapılacak bu değişiklikle, üniversitelerde türbana (baş örtüsüne) getirilen serbestliğin, ileride tüm eğitim kurumlarına ve kamu alanına yayılması yönündeki kaçınılmaz talepler demokratik ve laik toplum düzenimiz için daha da büyük tehlikeler yaratacaktır.

Toplumsal uzlaşma aramadan, üniversitelerin görüşü alınmadan, ulusal ve uluslararası yargının kararları göz ardı edilerek yapılan bu girişim, üniversiteler ve toplum üzerinde bir baskı niteliği taşımaktadır. Bu nedenle de, yapılan değişikliklerin hem üniversitelerde hem de toplum genelinde çok boyutlu anlaşmazlıklara ve kargaşaya yol açması kaçınılmazdır. Yasalaşması halinde bu teklif, toplumumuzu ve hukuk kurumlarımızı uzun yıllar yıpratacak bir tartışma gündemi oluşturacaktır.

Orta Doğu Teknik Üniversitesi Senatosu olarak, Türkiye Cumhuriyeti'nin var oluşunun sembolü olan laiklik, çağdaş demokrasi, bireysel özgürlükler ve kadın-erkek eşitliği ilkeleri ile özünde çelişen ve tehdit oluşturan bu girişimi endişe ile karşılıyor ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne bu teklifin yasalaştırılmaması çağrısında bulunuyoruz.



İstanbul Üniversitesi Senato Duyurusu
Üniversitemiz, türban yasağının kaldırılması konusunda gelinen noktayı endişe ile izlemektedir.

İstanbul Üniversitesi Senatosu olarak türban yasağının anayasa değişikliği yapılarak aşılmaya çalışılmasının yanlış olacağını düşünüyoruz. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ve mevcut anayasamızın temel ilke ve dayanaklarının başında laiklik ilkesi gelmektedir.

Laiklik ilkesi, hukukun üstünlüğünün, insan haklarına saygının, demokrasinin varlığının ve bilimsel özgürlüğün korunmasının bir ön koşuludur. Bu anlamda Cumhuriyetin özünün ayrılmaz ve vazgeçilmez bir parçasıdır. Türban yasağının anayasa değişikliği yoluyla aşılmak istenilmesi laiklik ilkesine, yani anayasanın ruhuna aykırı olacaktır. Üniversitelerimizde dinsel simgelerin kullanılması yasağı dayanağını laiklik ilkesinden almaktadır.

Politik çıkarlar ve siyasi tercihlerin, din ve vicdan özgürlüğü adı altında, Üniversitelerde bilimsel özgürlükleri tehdit etmesi kabul edilemez. Türkiye, din istismarına ve şeriat oyunlarına sahne olmayacaktır. Sosyal düzenimizi bilerek veya bilmeyerek değiştirmek isteyenlere göz yumulamaz.

İstanbul Üniversitesi her zaman laik ve demokratik Cumhuriyete sahip çıkmış, Ülkemizin bölünmez bütünlüğüne ve demokratik hukuk devleti ilkesine kararlılıkla bağlı kalmıştır. Üniversitemizin, Ulusumuzu aydınlık bir geleceğe taşıyabilecek öğrenciler yetiştirmek için bu ilkelerin savunucusu olmaya devam edeceğinden kimsenin kuşkusu olmamalıdır.





--
-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.
"... Artık vaziyeti düzeltmek için mutlaka Avrupa'dan nasihat almak,
bütün işleri Avrupa'nın emellerine göre yapmak,
bütün dersleri Avrupa'dan almak gibi birtakım zihniyetler belirdi.
Halbuki, hangi istiklal vardır ki yabancıların (imf) nasihatleriyle,
yabancıların (AB) planlarıyla yükselebilsin?..
Tarih, böyle bir hadiseyi kaydetmemiştir!"
6 Mart 1922, TBMM

Mustafa Kemal ATATÜRK
-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.

--
-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.
"... Artık vaziyeti düzeltmek için mutlaka Avrupa'dan nasihat almak,
bütün işleri Avrupa'nın emellerine göre yapmak,
bütün dersleri Avrupa'dan almak gibi birtakım zihniyetler belirdi.
Halbuki, hangi istiklal vardır ki yabancıların (imf) nasihatleriyle,
yabancıların (AB) planlarıyla yükselebilsin?..
Tarih, böyle bir hadiseyi kaydetmemiştir!"
6 Mart 1922, TBMM

Mustafa Kemal ATATÜRK


En son tarafından Salı Şub. 19 2008, 12:36 tarihinde değiştirildi, toplamda 2 kere değiştirildi
Erdinç YAKASIZ
Erdinç YAKASIZ
ADT Yönetim Kurulu
ADT Yönetim Kurulu

Mesaj Sayısı : 77
Yaş : 35
Kayıt tarihi : 17/10/07

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Türban için üniversitelerin senato kararları Empty GİRESUN ÜNİVERSİTESİ

Mesaj  Erdinç YAKASIZ Ptsi Şub. 04 2008, 12:16

TÜRKİYE CUMHURİYETİ
GİRESUN ÜNİVERSİTESİ
GİRESUN ÜNİVERSİTESİ SENATOSU’NUN 31 OCAK 2008 TARİH ve 19 SAYILI KARARI
Giresun Üniversitesi Senatosu, son dönemde cereyan eden ve Üniversiteler ile ilgili
olarak gündeme gelen türban konusunda, aşağıdaki hususları kamuoyu ile paylaşma
kararı almıştır.
1. Türkiye Cumhuriyeti’nin temel karakteri milli oluşudur. Cumhuriyet, din ve
mezhep esası üzerine değil, sevinç ve kederde birlik, ortak dil, ortak vatan, ortak
kültür, ortak tarih üzerine kurulmuş; kendisini Türk hisseden evlatlarının bu değerlere
bağlılığı ile bu günlere gelmiştir.
2. Türkiye Cumhuriyeti, bir hukuk devletidir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti adına
yapılacak her türlü işlemin geçerli olmasının olmazsa olmaz koşulu, hukuka
uygunluktur. Milli iradeyi temsil edenlerin ve kullananların, hukuka uygun hareket
etmeleri esastır. Çünkü hukuka uygun düzenlemelerin kaynağında ve özünde, milli
irade vardır. Dinsel mülahazalar ile yapılacak düzenlemelerin kaynağında ve özünde
ise, milli irade yoktur. Dolayısıyla dinsel mülahazalar ile yola çıkılarak yapılacak
düzenlemeler, hukuksal bir nitelik taşımaktan uzak olacaktır ve aynı zamanda hukuk
devleti ilkesi ile bağdaşmayacaktır.
3. Laiklik; yürürlükte olan ve yasama, yürütme ve yargı organları ile idare
makamlarını, diğer kuruluş ve kişileri bağlayan Anayasamıza göre, Türkiye
Cumhuriyeti’nin temel ve değiştirilemez niteliklerindendir. Bu hukuksal düzenleme
ortada iken, dinsel mülahazalara dayalı düzenlemelere gidilmesini, o hukuksal
düzenlemenin hem yok sayılması, hem de açık ihlali anlamına gelecektir. Laikliğin,
demokratik hukuk devletinde, vatandaşların din ve inanç özgürlüğünün güvencesi
olduğu düşünülürse, dinsel mülahazalara dayalı düzenlemenin, bu güvencenin
aşınmasına ve güvencenin içinde saklı olan eşitliğin kaybolmasına hizmet edeceği;
bir baskı ve kaosa yol açacağı ayrıca düşünülmelidir.
4. Hiçbir özgürlük, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yürürlükteki Anayasada
belirtildiği şekilde varlığını koruması ve sürdürmesi karşısında himaye göremez.
Gerek iç hukuk düzenlemeleri, gerekse uluslararası hukuk düzenlemeleri,
özgürlüklerin bu tür amaçlarla kullanılmasını dışlamaktadır. Devletin varlığı ve
bağımsızlığı, kamu düzeni, kamu güvenliği, kamu sağlığı, kamu yararı, evrensel
ölçekte, özgürlüklere müdahale ve özgürlükleri kısıtlama gerekçesidir. ABD ve
Avrupa ülkelerinin terörizmle mücadele bağlamında aldıkları hukuksal kısıtlayıcı
önlemler herkesçe bilinmektedir.
5. Hal böyle iken, üniversiteler bağlamında türban konusunun gündeme
getirilmesinin, mevcut ve yürürlükte olan anayasal sistemi bütünüyle değiştirmeye
yönelik bir anlam ifade edebileceği; bu anlamın bu yöndeki gayretleri teşvik ve
destek anlamına geleceği; bunun ülke ve ulus bütünlüğünü hedef alan
bölücü/ayrılıkçı unsurların işine geleceği düşünülmektedir.
6. Din, kutsaldır. İşlevini ve toplum için ifade ettiği anlamı, herkes bilmektedir.
Serdedilen görüşlere bakarak, bu görüş sahiplerinin dine bakış açıları konusunda
yorumda bulunulmasının, ne kadar doğru olacağı, kamuoyunun takdirine maruzdur.
7. Üniversitelerin ve üniversite öğretim elemanlarının evrensel işlevinin bilincinde
olan Giresun Üniversitesi Senatosu, yukarıda maruz mülahazalar ışığında, Türkiye
Cumhuriyeti’nin milli karakterini görmezden gelen ve/veya bunu aşındırmayı
öngören, her girişimin karşısında olacaktır.
Saygı ile duyurulur.
31 Ocak 2008
Erdinç YAKASIZ
Erdinç YAKASIZ
ADT Yönetim Kurulu
ADT Yönetim Kurulu

Mesaj Sayısı : 77
Yaş : 35
Kayıt tarihi : 17/10/07

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz